19 Şubat 2009 Perşembe
Cin Tonik
Ama tamam bu bizim şarkımız olsun,dinledikçe kendimi şeydiym ben neydim neydim he jiletliym.Bu parçada jiletleme olur mu ki?Bence olmaz,ama oldurturum benim elimde olan bi şey bu.Zira jileti ayaklarımla kavrayıp kendimi kesicek halim yok anca elimde olur bu,evet.
14 Şubat 2009 Cumartesi
Çok tip bu Pop Tip
Şu an şu saat itibariyle bir kutu Pop tip'i kafaya fondip yapmış bulunmaktayım.Küçükken bunu çok yapardım.Böyle evcilik oyunlarımda..Misalen bi şey yönetmenliğini kendimin yaptığı küçük filmimdeki ana karakterin kafasını bozarsa direk Pop Tip'le intahar ettiriyodum onu.Tercihim portakal aromalı oluyordu,hala da öyle.Az önce de işte bu duyguyla 3 gün önce aldığım,tadını unuttum unutacağım Pop tip'i hüplettim bir ilaç edasıyla..Dedim bakalım o şişenin tamamını eline boşaltıp elini titrete titrete ağzına götürmek nasıl bi duygu..Şahsen beğenmedim hem canım tatlıdır benim ne kadar sıkılırsam sıkılayım asla öldüremem kendimi..Neyse be Pop tip'ler midemde dans ediyorlar ohh..
13 Şubat 2009 Cuma
ay lovee yor bilog
mim özelliklerini de yazmak gerekiyor sanırsam buyrun:
1. Seni ödüllendiren blog yazarının linkini vermek.
2. Bu ödülü 7 blog sahibine daha linklerini vererek göndermek.
3. Seçilen blog yazarlarını durumdan haberdar etmek.
Hıı 7 kişi denmiş.Bende KaRaMeL'in yaptığı gibi sayıyı biraz azaltıyorum.. Evet blog camiasında yeni olmamdan dolayı 2 kişiyi mimliyorum..
.. †аияι κuzuѕu ..
ZamaN
bilmiyorum bu işi becerebildim mi =P:D
12 Şubat 2009 Perşembe
Dur..Anlamıyorum
Hadise kotu dediğimiz hadiseyi de alırsam
Kıreyzii foor yuu da dersem
Bi kaç tane de zenci iki yanıma..
Bebekte üç-beş tur da attım mı
Hadi olmadı bi de sinema yaptım mı
Bilmiyorum bu işin sonu nereye gider..
5 Şubat 2009 Perşembe
Termogravitasyonel Difüzyon
Surat dedim de aklıma annemle aramızda geçen bi şey geldi..
Olay şöyle..
Annem:Kızım atkıyı bitircem birazdan,kesmeye başlıyorum git bana makas getir.
Ben:Ehiih anne kıçımı kıpırdatasım yok valla bi koşu içeri gidip alsan?
Annem:Gitt çabuk getir şunu !!!
O sırada öfkeyle kalkan ben ipe takılarak oturdum.Zararla oturmuş oluyorum galiba çünkü az önce kıpırdatamadığım kıçımı artık hissetmiyordum.Yerlerdeydim,acizdim,zavallıydım,sinirliydim,kalbim paramparçaydı bundan 5 yıl önce İstiklal’de yere çökmüş olan travesti gibiydim (gariptir o an aklımdan hiç çıkmaz) .Öfkeyle anneme ‘’Senin suratından oldu buu yaaaaa’’dedim.Anneye ağır laf etmenin cezası kelimelerin birbirleriyle kavga etmesi sonucu oluşan benzer kelimeyi kullanmakmış meğersem...Çok utandım çok ağladım o günden sonra.Seni seviyorum,beni affet maaam.
Not:Hadi başlıkla yazı arasındaki bağı bul.
4 Şubat 2009 Çarşamba
Depresif Kıpraşmalar
Seni beni,otu boku,hayatı mayatı anlamaya çalışmaya çalışan insanları anlamaya çalışsam da anlayamıyorum.Polyanna manyaa değilim,Emo diye sınıflandırılan vahim insan tiplerine de şükür ki girmem,insanım ben insan! (bkz:birden gelen sinir).Ne kadar sıkılsam da hiç ''hay anasını her bok benim başıma geliyo,hayat mı bu?''demedim.Tamam demiş olabilirim ama yüksek sesle ortamı kıpraştıracak derecede demedim.Kıpraşacak ortam birilenin yanı oluyor hani dövünürsün ya böyle karşıdaki şanssız,asıl seni dinlediği için dövünmesi gereken insan hep susar,sen anlatır anlatır durursun..neyse ben hep sustum.Onlardandım yani,herkes anlattı ben dinledim.Bu yazının ucu nereye varacak hiçbir fikrim yok şu an.Lan ben niye yazdım şimdi bunu?Hayır dans pistinde 55m aralıkla dans eden sevgi pıtırcığı bir çift kadar kopuk bir yazı oldu.
Heeaa neyse Postcards From Italy gelsin sana blog
Beirut'dan..
Meksika Sos Tadında
İleri geri sallanan kafanın
Aslında çiftetelli oynayan iki ayağa bağlı olması
Çok acı bişiy
...
2 Şubat 2009 Pazartesi
Agggrr!!
Hiç olmak,kendini zorla birilerine kabul ettirmeye çalışmak,başarılı olamamak,sivilce sıkmaca oynamak daha da fenası can sıkmaca oynamak sıkmak,suyunu çıkarmak güzel...
Bunlar yaşadığımı hissettiriyor bana.Sallanıyorum kendine getiriyorum kendimi.Sıkıcı olmaktan uzak oluyorum,başka iş bulamadığım için üzülmüyorum.Salak değilim,akıllı hiç değil...Güzel be gök kuşağını kıskandıracak bollukta rengarenk yaşıyorum.