Seni beni,otu boku,hayatı mayatı anlamaya çalışmaya çalışan insanları anlamaya çalışsam da anlayamıyorum.Polyanna manyaa değilim,Emo diye sınıflandırılan vahim insan tiplerine de şükür ki girmem,insanım ben insan! (bkz:birden gelen sinir).Ne kadar sıkılsam da hiç ''hay anasını her bok benim başıma geliyo,hayat mı bu?''demedim.Tamam demiş olabilirim ama yüksek sesle ortamı kıpraştıracak derecede demedim.Kıpraşacak ortam birilenin yanı oluyor hani dövünürsün ya böyle karşıdaki şanssız,asıl seni dinlediği için dövünmesi gereken insan hep susar,sen anlatır anlatır durursun..neyse ben hep sustum.Onlardandım yani,herkes anlattı ben dinledim.Bu yazının ucu nereye varacak hiçbir fikrim yok şu an.Lan ben niye yazdım şimdi bunu?Hayır dans pistinde 55m aralıkla dans eden sevgi pıtırcığı bir çift kadar kopuk bir yazı oldu.
Heeaa neyse Postcards From Italy gelsin sana blog
Beirut'dan..
nedense yazıyı okurken hep sonundaki vurucu cümleyi bekledim.
YanıtlaSilbeirut dinleyen bunu da sever: devotchka(özellikle you love me isimli parça)
YanıtlaSilkarnimagrio
YanıtlaSilbaşladığım işi hiçbir zaman bitiremem ama kendime söz vereyim burdan bundan sonra böyle olamayacak.
pek bi hippi
her türlü şarkıyı dinlemeye meyilliyimdir önerin için sağol ol bir de sana bir teşekkür bayadır dinlemeyi unuttuğum Beirut'u bana hatırlattığın için.